Telefon
Telegram
WhatsApp
İnstagram

Sünnet

Sünnet

Sünnet penisin uç kısmını saran mukozal dokunun ve deri tabakasının (prepisyum) yaklaşık dörtte birinin, cerrahi yolla kesilip glans penisin ve idrar kanalının uç kısmının açığa çıkarılması işlemidir. İster tıbbi isterse dini gerekçelerle yapılmış olsun, dünyadaki her 6 erkekten biri sünnetlidir. Prepüsyumun varlığının en önemli nedeni sünnet derisi ve onun salgısı olan smegmanın penis başını ve idrar deliğini, idrar kontrolünün olmadığı yaşamın ilk birkaç yılı içerisinde idrarın yakıcı etkilerinden koruması olsa gerektir. Sünnet derisinin varlığı yenidoğan ve daha büyük bebeklerin bir bölümünde idrar yolu enfeksiyonu ve balanit gibi sorunlara yol açabilmekte ve yenidoğan döneminde sünnet olmayan bebeklerin en az % 10’unda sünneti gerektiren sorunlar yaşanmaktadır.

Sünnetin Yararları

Sünnet edilmiş penisin temiz tutulması daha kolaydır.

Yapılan araştırmalar yaşamın ilk 1 yılı içerisinde özelliklede 6 aydan daha küçük yaşta idrar yolu enfeksiyonu geçiren erkek çocukların %92 si sünnetsizdir. Sünnet derisi iltihabî hastalıkları, sünnet derisi darlığı, parafimozis sünnetten sonra görülmez.

Cinsel ilişki ile bulaşan, sfiliz, gonore, herpes ve AİDS gibi hastalıklardan korunmakta önemlidir. HIV enfeksiyonunun endemik olduğu Afrika ülkelerinde hastalık sünnetsiz erkeklerde sünnetli erkeklere göre 1.5-8.4 kat daha fazla görülmektedir

Araştırmalar sünnetin bir gelenek olarak rutin yapıldığı musevi ve müslüman toplumların erkeklerinde penis başı kanserinin ve bunların eşlerinde de rahim ağzı kanserinin daha az görüldüğünü ortaya koymaktadır.

Sünnet nerede nasıl ve kim tarafından yapılmalı

Sünnet önemli bir cerrahi girişimdir. Her cerrahi işlem gibi en uygun koşulların olduğu ameliyathanelerde konu ile ilgilenen deneyimli cerrahlar tarafından gerçekleştirilmelidir. Her çocuk ve Aile yapılacak işlem hakkında bilgilendirilmelidir. Çocuğa yapılacak cerrahi işlemin mümkün olduğunca psikolojik travma oluşturmadan, hijyenik şartlara uygun ve problemsiz yapılması gerekmektedir.

Her yaşta sünnet yapılabilir mi, yoksa sünnetin sakıncalı olduğu bir yaş var mı? En uygun zaman hangisidir?

Yanıt: Sünnet her yaşta yapılabilen cerrahi bir işlemdir. Genellikle önerdiğimiz sünnet ameliyatının ameliyathane koşullarında ve genel anestezi altında uygulanmasıdır (Sadece yenidoğan döneminde sünnet, yine ameliyathane koşullarında Lokal anestezi ile yapılabilinir). Çocuğun cinsel kimliğini tanıdığı 2-6 yaşları arasında tıbbi bir zorunluluk olmadıkça sünneti önermiyoruz. Bu yaşlarda çocuklar ağrı hissetmeseler de yapılan işlemi cinsel kimliğine saldırı olarak algılamakta ve bilinç altında olumsuz etkilenmeler söz konusu olabilmektedir. Bu nedenle ciddi bir tıbbi zorunluluk olmadıkça bu yaşlarda sünnetten kaçınılmalıdır. Öte yandan sünnet derisi sık sık iltihaplanıyorsa, sık idrar yolu enfeksiyonları geçiriliyorsa, çocuğun damla damla idrar yapmasına yol açacak darlığı varsa, çiş yaparken sünnet derisi bir balon gibi şişiyorsa, veziko üreteral reflü hastalığı varsa geciktirilmeden sünnet yapılmasında yarar vardır.

SÜNNET

                        Sünnet yıllarca kendisini sünnetçi olarak tanıtan ve 7 kuşak sünnetçiyim deyip ortaya çıkan kimseler tarafından yapılırdı. Sağlıklı bir sünneti doktorun yapması ve klinik ortamında yapılması gerekmektedir (sağlık bakanlığı doktor dışında kişilere sünnet yapma izini vermemektedir). Böylece birçok sünnet hatasının önüne geçilmiş olunur.

            Şu ana kadar yaklaşık 50 000 sünnet yaptım.

            Cerrahi sünnet yapıyorum ilerde cinsel sorunlar olmasın diye lazer kullanmıyorum. (Sağlık Bakanlığı tarafından da lazer yasaklanmıştır).

            Bizim uyguladığımız yöntem nedir ve nasıldır.

             Öncelik ile ben çocuğu sünnet öncesinde mutlaka muayene ediyorum. Hipospadias, inmemiş testis gibi bir durumu var ise bu rahatsızlıklar ile ilgili planlama ve yönlendirme yapıyorum.

            Sünnet olmasında tıbbi sakınca görmediğimizi hastamızı ve veya ailesini psikoloğumuz ile görüştürüyoruz ve premadikasyon için yani Hastanın ameliyata fiziksel ve psikolojik olarak en uygun koşullarda alınması için anestezi öncesi hastalara ilaç uygulanması işlemi. Yaklaşık sünnetten 1,5 saat öncesin de verdiğimiz ATARAX isimli ilaç premadikasyon için verdiğimiz ilaçtır.

            Çocuğun yaşı ve psikososyal durumuna göre 3 tip anestezi uygulaması yapıyoruz.

            1-Lokal Anestezi: önce bölgesel olarak acıyı azaltmak için soğutucu sprey Clorodetil sıkıp daha pipinin altından ve üstünden olmak üzere 2 adet insülün iğnesi(aşı iğnesi) ile iğne yapıyoruz. Bu iğne yapımı sırasında biraz acı olmaktadır.  Çocuğun sünnet sırasında duyacağı tek acı bu iğnenin acısıdır. Sünnet sırasında acı duymamaktadır. İğne yapıldıktan sonra uyuşmanın tam olması için yaklaşık yarım saat bekliyoruz. İşlemi lokal ameliyathanede yapıp, çocuğun ailesinden 3 kişiyi müdahale sırasında yanına alıyoruz.

            2-Bilinçli sedasyon destekli lokal anestezi: Azot protoksit gazı (Gülme Gazı) koklatılarak genel anestezi vermeden yapılan uygulama. Lokal anesteziye ek olarak Hastada uyku hali oluşturarak hastanın rahatlamasını ve sakinleşmesini sağlamak için kullanılır. hastamızda hafif bir uyku hali oluşur. Bu işlem bir genel anestezi değildir, Hasta operasyon sonrası ilaçların etkisi ile yapılan tedavi işlemini, ağrıyı, hoşlanmadığı sesleri, vb. hatırlamayacağından psikolojik travmaya da maruz kalmaz. Bilinçli sedasyon, hem erişkinlerde hem de çocuklarda son derece güvenlidir. İğne yapıldıktan sonra uyuşmanın tam olması için yaklaşık yarım saat bekliyoruz. İşlemi lokal ameliyathanede yapıp, çocuğun ailesinden 3 kişiyi müdahale sırasında yanına alıyoruz. Bu işlem uygulanacak hastamızın operasyondan 4 saat öncesinden başlamak üzere verdiğimiz ilaç dışında bir şey yememesi ve içmemesi gerekmektedir.

            3-Genel anestezi: damar yolu açılarak, yapılan uygulama. Genel anestezi uygulamalarında işlem genel ameliyathanede yapıldığı için, operasyon sırasında aile fertlerini çocuğun yanına alamıyoruz. Bu işlem uygulanacak hastamızın operasyondan 4 saat öncesinden başlamak üzere verdiğimiz ilaç dışında bir şey yememesi ve içmemesi gerekmektedir.

            Operasyon masasına yatırılan çocuk ile müdahale yapılacak bölüm arasına bir perde koyarak çocuğun operasyon bölgesini görmemesini sağlıyoruz. Sünnet sırasında annenin emzirmesini ya da mama vererek çocuğun sakinleşmesini sağlıyoruz. Büyük çocuklar için oyuncak, tablet getirebilirsiniz.

            Gerekli sterilizasyon şartları ve dezenfeksiyon işlemlerini tamamladıktan sonra, steril örtüler serilerek işleme başlanır. Pipinin baş kısmında yapışıklık var ise önce onu açıyoruz, kireçleme varsa, kireci temizliyoruz.  Sonra pipin glans dediğimiz baş kısmının bittiği noktadan neşter ile dış deriyi, baş kısmının 2-3 mm altından iç deriyi alıyoruz. Dış deriyi neşter ile iç deriyi makas ile alıyoruz, böylece organın küçük kalma riskini ortadan kaldırıyoruz.

            Kanayan yerleri bipolar koter ile pıhtılaştırıp kanama kontrolü yapıyoruz. Damarlar bağlanmadığından sertleşme sorunu da azalmış oluyor.

            İç deri ile dış deriyi sütür (dikiş) ile bağlamaktayız. Organın durumuna göre 4 ile 8 arası dikiş atılmaktadır. Böylece mukoza kapatılarak erken boşalma sorunu oluşmasına da engel olmaya çalışılmaktadır. İpler kendiliğinden eriyen iptir ve dikiş alınmasına gerek yoktur.

            En sonunda dikiş bölgesini kendiliğinden eriyen gazlı bez ile sarıp kanam kontrolü amacı ile yarım saat kadar bekletip, evinize göndermekteyiz. Gazlı bez kendiliğinden eriyen bez olup pansumana gerek yoktur. Yaklaşık 15 dakika içinde işlem bitmektedir.

            Sünnetten sonra 4 saat yatması gerekmektedir.24 saat sonra seyahat edebilir.

            Taburculuk sırasında eğer gerekiyorsa pipinin baş kısmı için eğer yapışıklık var ise, bir göz pomadı, deri kısmı için deri pomadı, ağrı kesici, Antibiyotik gibi ilaçlarını düzenliyoruz. Çocuk 4 saat sonra ayağa kalkabilir. Yeme ve içmede bir kısıtlama yapılmaz.

            Gerek attığımız dikişler, gerekse sardığımız gazlı bez, kendiliğinden eriyen materyal olup. Tampon çıkartmak, dikiş aldırmak gibi tekrar herhangi bir can acıtıcı işlem gerektirmiyor. Sarılan bez bez kendiliğinden erir ve düşer siz çıkartmaya çalışmayınız.

            Bu dönemden sonra eğer evde bir sıkıntı veya kafanıza takılan bir şey olur ise whatsapp üzerinde görüntü atmanızı isteyerek durumu değerlendiriyoruz.

            Ağrı kesiciyi ilk gün 4 saat ara ile 2. Gün 6 saat ara ile sonraki günler ağrısı oldukça öneriyoruz. Antibiyotiği 5-7 gün kullanmasını istiyoruz, Kremleri ise günde 3-4 kez sünnet yaraları iyileşene kadar sürmeyi öneriyoruz. Kremleri diş macunu sıkar gibi yara sıkmamız gerekmektedir.

            Sünnet sonrası hafif sızıntı şeklinde kanama olması normaldir. Aşırı kanama durumunda aşağıdaki telefonlardan bizimle irtibata geçiniz.

             Sünnet yarasının iyileşmesi ortalama 7-10 gün sürmektedir. Çocuğun ten yapısı ve yapışıklıklar ile alakalı olarak bu süre 3 gün ile 3 hafta arasında değişmektedir.

            Bez kullanan bebeklerde bezin pipiye gelen tarafına kantaron yağı sürerek pipinin tahriş olmamasını istiyoruz. Sünnetten sonraki 3. Günden itibaren ılık tuzlu su banyosu ve duş almasına izin veriyoruz. Yapışık ve kireçli pipilerin iyileşme döneminde baş kısmında beyazımsı, sarımsı renkte bir tabaka olabilir bu enfeksiyon değil cilt reaksiyonudur ve zaman içerisinde iyileştikçe geçecektir.

İyileşme süresi ten yapısı, yapışıklık ve kireçlenme durumu ile alakalı olarak,3 gün ile 3 hafta arasında değişmektedir. Dikişler en geç 2 ay çerisinde kendiliğinden eriyecektir.

 

            NOT: Herhangi bir kan hastalığı veya pıhtılaşma sorunu varsa mutlaka bize bildiriniz, bu durumda operasyon öncesi bazı testler gerekmektedir.